Dolar 34,2714
Euro 37,4959
Altın 2.928,60
BİST 8.876,22
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20 °C
Çok Bulutlu

Andrei Tarkovsky Kimdir? Sinema Dünyasının Felsefi Çınarı

04.11.2023
A+
A-
Andrei Tarkovsky Kimdir? Sinema Dünyasının Felsefi Çınarı
Tanıtım Yazısı

20. yüzyılın en özgün sinema yönetmenlerinden olan Andrei Tarkovsky, sıradışı ve etkileyici film dilini rus sinemasına taşıyan isimlerin başında gelir. Onun lensinden çıkan eserler, kendi tarzını yaratarak hayatın anlamını ve insanın ruhsal derinliklerini sorgulayan bir bakış açısını içerir.

Andrei Tarkovsky, 4 Nisan 1932’de Sovyetler Birliği’nde dünyaya geldi. Kuban Cossack askeri ve şair olan babası, genç Tarkovsky’nin zihnini şekillendiren önemli figürlerden biriydi. Tarkovsky, Moskova Devlet Film Okulu’nda eğitim aldı ve 1960 yılındaki mezuniyet projesi olan “Steamroller and the Violin” ile ilk adımını sinema sektörüne attı.

Tarkovsky, sinemanın sadece eğlenceli bir geçiş zamanı değil, duyguların ve felsefik düşüncelerin harmanlandığı, içtenlikle bir varoluş çabasını anlatan bir sanat formu olduğuna inanıyordu. Bu düşünce onun sinemasını şekillendirdi ve “Sıcaklık”, “Stalker”, “Nostaljia” ve “Sacrificatio” gibi efsanevi filmlere imza attı.

Onun sinemasının ayırıcı özellikleri yanı sıra, Tarkovsky’nin hayattaki duruşu ve kendini ifade biçimi de takdir toplayan yönlerindendir. Toplum ve birey, teknoloji ve doğa, insanın iç dünyası ve dış dünyası arasında sürekli bir diyaloğa yelken açan Tarkovsky, sinema perdesinde fark edilmeyi bekleyen derinliklere bir ışık tutar.

Özellikle “Stalker” filminde bu düşüncelerini görmek mümkündür. İnsanın iç dünyasını ve varoluşsal arayışını hicivli bir biçimde ele alan Stalker, Tarkovsky’nin düşüncelerini ve yönetmenlik tarzını ifade eden belki de en iyi örnektir. Filmde bir “kılavuz” figürü üzerinden yaşamın anlamına dair düşünceler sinemasal bir dilde ifade edilir. Tarkovsky, bu filmde hikayenin yanı sıra ormanın ve suyun estetik görüntüleriyle de duygusal etki oluşturur.

Hayatının son dönemlerinde Tarkovsky, memleketi Rusya’dan ayrılarak batıda yaşamayı tercih etmiştir. Ancak kendine özgü sinemasını ve ruh derinliğini barındıran anlatılarıyla, dünya sinemasında önemli bir yer edinmiştir.

Hayatının sonlarına doğru Fransa’da Lösemiden dolayı hayatını kaybeden Tarkovsky, Sovyet sinemasının sınırlarını zorlayan ve insan doğasını sorgulayan filmleriyle asla unutulmayacak bir yönetmen olmuştur. İzleyenleri üzerinde derin bir etki bırakan ve sinemanın sadece görsel bir şovdan daha fazlası olduğunu kanıtlayan Tarkovsky, düşünceleri ve eserleriyle sinema dünyasında iz bırakmayı başaran ender yönetmenlerden biridir.

Ömer Demirkaya